Film: Sil
Baştan (Eternal Sunshine of the Spotless Mind)
Yönetmen: Michel
Gondry
Tür: Drama,
Romantik
Süre: 1
saat 47 dakika
Oyuncular: Jim
Carrey, Kate Winslet, Gerry Robert Byrne, Elijah Wood, Thomas Jay Ryan, Mark
Ruffalo, Jane Adams, David Cross, Kirsten Dunst, Tom Wilkinson, Ryan Whitney,
Debbon Ayer, Amir Ali Said, Brian Price, Paulie Litt
Herkese merhaba. Bugün bir film incelemesi ile birlikteyiz. Blogları Canlandırma Projesi kapsamında her ay bir tema belirleyip o tema ile ilgili, kitap okuyoruz, film ya da dizi izliyoruz. Temaya uygun seçtiğimiz fil, kitap ya da dizi ile ilgili yazılar yazıp bloğumuzda paylaşıyoruz. Mayıs ayının teması ise aşk ve sevgiydi. Bu tema için de bir türlü izleme fırsatı bulamadığım, hep ertelediğim bir filmi izlemek istedim ‘’Sil Baştan’’. Sil Baştan, 2004 yılında Oscar kazanmış bir Michel Gondry filmidir. Filmin adı Alexander Pope’un yazdığı Eloise to Abelard adlı şiirin bir bölümünden gelir. Filmin konusundan kısaca bahsedecek olursak: Clementine ve Joel adlı iki ana karakterimiz var. Clementine ve Joel bir kumsalda tanışırlar. Birbirlerinden oldukça farklıdırlar. Clementine dışa dönük ve iç güdülerini sonuna kadar izleyen ve anın tadını çıkarmayı seven kadındır. Joel ise sabit bir işi olan, monoton bir hayata olan, içine kapalı ve daha çok mantığı ile hareket eden bir adamdır. Onların birbirleri ile tanışmaları sonrası hayatları değişir. Bir süre sonra birbirlerini değiştirmeye başlarlar. Birbirlerinin kötü yönleri daha sık göze batar. İşte o noktadan sonra Clementine’nin bir kliniğe gidip hafızasındaki Joel ile olan anılarını sildirmesi ile işler değişir. Düşünsenize sevdiğiniz kadın ya da adamın karşısındasınız ve o size kimsiniz diyor. Tamamen unutulmuş her şey. Sanki hiç yaşanmamış gibi.
Filmin
ayrıntısına daha fazla inersem spoiler vermiş olurum. Bu yüzden filmle ilgili
baştan sona benim araştırmalarım ve düşüncelerimle sizi baş başa bırakıyorum.
İlk
dikkat çeken nokta Clementine’nin film boyunca değişen saç renkleri. Filmin
başında yeşil olan saçları sırasıyla, kırmızı, turuncu ve en son da maviye
dönüşüyor. Okuduklarıma göre bu saç renklerindeki değişimler Clementine’nin
duygularındaki değişimleri yansıtıyormuş. Filmin izlerken dikkat ederseniz bunu
gerçekten görebiliyorsunuz. İlk başlardaki yeşil renk ilişkilerinin yeni ve
daha taze olduğunu, kırmızı sevgilerinin sıcaklığını gösterir. Bu sevginin
giderek solmasıyla turuncu renge dönüşür saç rengi. Son olarak ise daha soğuk bir
renk olan mavi karşılar bizi. Bir ilişkide aşama aşama neler yaşandığının en
somut göstergesidir saçlar.
Bazı
insanlar en aşkı en dipte yaşar bazıları ize fazla yükseklerde. Bu yüzdendir
belki de ilişkilerde anlaşamamazlık. Karşı tarafla uyuşamama. Film boyunca iki
zıt karakter var. İkisi de aşkı farklı ve kendilerince yaşıyorlar. Biri çılgın
biri ise durgun. Aynı fikirlere ya da enerjiye sahip olsalardı yürür müydü bu sevgi? Farklı olmalarının bir önemi var mı. Karşındaki ile her ne kadar farklı olsan da ortak paydada buluşabilirsin. Karakterinizin farklı olması sizin birbirinizi sevemeyeceğiniz anlamına gelmez. Sevgi her şeyi aşar. Sevgi iyi gelir. Bazen de gelmez. Kafa karışıklığı ile yazıyorum bu yazıyı aslında. Karşımdaki insanın sevisinden emin olmayarak.
Şunu
belirtmek isterim ki bu bildiğiniz o aşk filmleri gibi değil. Filmin her
sahnesini izlerken hem repliğini dinlerken özen göstermelisiniz. Niye mi? Çünkü
zaman geçişleri filmde çok fazla. Bir anda geçmişe gidip bir anda geleceğe
gelip daha sonra bebekliğe kadar uzanan bir yolculuğun içerisinde
bulabiliyorsunuz kendinizi. Ayrıca öyle sizi aştan da soğutacak vıcık vıcık bir
ilişki de yok. Tam tersine gerçek sevginin nasıl olması gerektiğine değiniyor
daha çok. Birini koşulsuz sevmeyi ve insanların birbirlerinden farklı
yaratıldığını bu yüzden birbirimizi farklılıklarımızla sevmemiz gerektiğine
değiniyor. Ben filmi izlerken çokça duygulandım. Sanırım içinde bulunduğum ruh
halinden olsa gerek. Ama mantıklı tarafımı da ortaya çıkardı bir yandan. Büyük dersler
aldım kendimce. Bana çok şey kattı diyebilirim. Eğer siz de hem ruhunuza hem de
aklınıza dokunan bir aşk hikayesi arıyorsanız aradığınızı buldunuz demektir. Filmi
izlemişseniz aşağıda yorumlarda düşüncelerinizi bekliyorum. Aşkla kalın…