PAN'IN LABİRENTİ (BLOGLARI CANLANDIRMA PROJESİ TEMMUZ)

by - Ağustos 01, 2022


         Hepinize yeniden merhaba. Uzun bir aradan sonra yeni bir 'Blogları Canlandırma Projesi' konusu ile sizlerleyim. Temmuz ayı konusu İspanyol kültürü ve romantik-drama idi. İstediğimiz konuyu seçerek o konuda film ve dizi izleyebilir ya da kitap okuyabilirdik. Ben de bu ayın konusu olarak İspanyol kültürünü seçtim ve bu konuya yönelik olarak da ''Pan'ın Labirenti'' adlı filmi izledim. Açıkça söylemek gerekirse filmin afişi beni ilk başlarda korkuttu. Korku türünde bir film bekledim. Ama hiç de beklediğim gibi değilmiş. Gayet de zevkle izledim. Bu yüzden bir filmi izlemeye karar verirken afişine kesinlikle aldanmayın derim.



           Filmin konusundan kısa bahsedecek olursak: Bir peri masalı ile başlıyoruz filme. Bu peri masalı film boyunca bizi takip edecek zaten. Bu peri masalımızın prensesi ye altındaki sarayından dünyaya kaçmış ve geri kalan yaşamını yeryüzünde bir fani olarak geçirmiş ve ölmüştür. Efsaneye göre bu prensesin ruhu yeniden bir insan bedeninde dirilecek ve yeniden kaçtığı sarayına geri dönecektir. Filmin ana konusu bu olay üzerine kuruludur. Daha sonra kendimizi bir anda İspanya iç savaşı içerinde buluruz. İspanya iç savaşının devam ettiği yıllarda küçük bir dağ köyünde gerillaları yok etmek için kurulan bir kampa geliriz. Komutanın oğluna hamile olan bir kadın ve bu kadının kızı Ofelia'nın bu kampa gelmesi ile işte bu peri masalı bir anda gerçeğe dönüşmeye başlar. Bir yanda savaşın dehşetleri devam ederken bir yanda da küçük bir kızın hayal güçleri ve sihirleri hayat bulur. 
  


          İspanya iç savaşı deyip duruyoruz. Peki ne bu İspanya iç savaşı? İspanya İç Savaşı, 1936-1939 yıllarında arasında İspanya'da karşılıklı memnuniyetsizliklerin sebep olduğu cumhuriyetçi ve milliyetçi taraflar arasında çıkan bir iç savaştır. 16 Temmuz 1936 tarihinde General Mola, General Goded ve General Francisco Franco'nun ''Cumhuriyetçi Halk Cephesi'' yönetimine karşı isyan başlatması ile ülke içerinde üç yıl süren bir iç savaş başlamıştır. Bu savaş yaklaşık olarak üç yıl sürmüş ve 1939 yılının mart ayında milliyetçilerin  Madrid'e girmeleri ile sonuçlanmıştır. Milliyetçilerin başkente girmesiyle İspanya'da uzun yıllar sürecek olan Franco diktatörlüğü başlamıştır. Bu savaşın bilançosu çok ağır olmuştur. Yaklaşık 600.000 insan hayatını kaybetmiştir.


              Gelelim filme. Peki kimler yer alıyor bu filmde? Aslında birçok karakter var ancak sadece öne çıkanlara değineceğim. Zaten olaylar bu karakterler üzerine kurulu. İlk olarak Ofelia'dan başlayalım. Ofelia, küçük yaşta babasını kaybetmiş, annesinin hayatını yeniden devam ettirmek için evlenmiş olduğu zalim bir yüzbaşı ve savaşın ortasında kalan bir kızdır. Bu dış dünyanın ona getirmiş oldukları onu peri masalları okumaya yöneltir. Sırf bu yüzden de hayal gücü fazlaca gelişmiştir. Hayal gücü onu ilginç yaratıkların olduğu bir dünyaya kaçırır. Orda her ne kadar iyi şeylerle karşılaşsa da korkularla da karşılaşır. Bunlar, ona bazı gerçekleri kavramasında yardım edecektir. İşte bu ilginç yaratıkların olduğu dünyada onu Pan karşılar. Peki bu Pan denilen şey ne? Filme adını veren Pan, yarı insan, yarı keçi olan bir fabel yaratığı ve ayrıca da labirentin bekçisidir. Bataki peri masalı ile de bağlantısı vardır. O ayrıntısına girmek istemiyorum. Filmi izlemenize engel olmak istemem. Biraz da merak edin. Gelelim Üvey babaya. İspanya iç savaşı'ndan galip ayrılan General Franco'nun emri altında direnişçilerle savaşan bir yüzbaşıdır. Katı yürekli, sevgi nedir bilmez, cani, kaba, insan sevgisinden mahrum... Kısacası nerede bir kötü özellik var hepsi bu adam üzerinde toplanmış diyebilirim.


           Pan'dan bahsetmiştik. Pan ve Ofelia arasında filmin başında yer alan peri masalından dolayı bir bağlantı vardır. Pan, Ofelia'nın yer altından kaçan prenses olduğunu ve onun yer altına dönebilmesi için kendisinin ona vereceği üç görevi yerine getirmesi gerektiği söyler. Bunlar:
1. Bir incir ağacının köklerine yerleşmiş onun yeşermesini engelleyen bir kurbağayı öldürmek ve karnından bir anahtar almaktır.
2. Adeta bir ziyafet sofrası başında nöbet tutan yaratığı (Pale Man) uyandırmadan hançeri almaktır.
3. Masum birinin kanını akıtmaktır.

          Ofelia'nın bu görevleri başarıp başaramadığına ya da ne gibi sorunlarla karşılaştığına değinmeyeceğim. Filmde Ofelia’ya görevler veren Pan ve Labirent ile ilgili olarak; Pan, doğrudan mitolojik bir karakterdir. Hermes’in bir Nympha’dan olma keçi boynuzlu ve keçi ayaklı oğludur. Pastoral müziğin, çobanların, sürülerin, dağlık ve tenha arazilerin tanrısıdır. Tıpkı filmdeki mekanımız gibi yerlerin. Filmin müzikleri; ünlü besteci Javier Navarrete tarafından yapılmıştır. Çoğunlukla mavi tonlarında çekilmiş olan filme, mavinin hüznünü “Mercedes’s Lullaby” adlı tema müziğiyle vermek istemiş besteci. Müzik filme öyle uyum sağlamış ki; içinizden hafif hafif mırıldanırken bile, kendinizi Pan’ın büyülü dünyasında hissetmenizi sağlıyor. Baştan aşağı post-modern bir yapım demek yanlış olmayacaktır bu film için. Filmin bu “gerçek” dünyayı anlattığı kısımlarında karanlık bir görsellik kullanılmış. Özellikle gri üniformalar, koyu renk kıyafetler, kapalı gökyüzü ve sürekli yağmur filmin esas hikayesine hem fiziksel hem de içsel bir soğukluk katıyor. İkinci anlatı Ofelia’ın fantastik dünyasına geçildiğinde ise bu karanlığın yerini yavaş yavaş aydınlığa ve renge bıraktığını görüyoruz. Çok yönlü bir film olmayı başarmış olan Pan’ın Labirent’i anlatmak istediklerini başarılı bir şekilde anlatmış. Hem insanın kendinden kaçtığı yer olan hayal gücüne vurgu yapması, hem de İspanya iç savaşında ve dünyanın pek çok yerinde yaşanan faşizmin gerçek yüzünü, acımasızlığını ve iğrenç yüzü de anlatılmaya çalışmış. Filmde yaşananlar aslında insanın hayal gücünün ne kadar etkileyici olduğunu gösteriyor. İnsanın gerçeklerden kaçmak için kullandığı yer olarak hayal dünyasını seçtiğini anlatıyor. 
                 Ben izlerken keyif aldım ve tekrar tekrar izleyebilirim dediğim filmlerden biri oldu. Umarım siz de hem yazımı okurken hem de filmi izlerken keyif alırsınız. 

“Gerçekler sizi sardığında, tek sığınağınız hayal gücünüzdür.”

You May Also Like

23 Comments

  1. Bu filmi çıktığı dönemde izlemiştim. O zaman çok beğenilmiş ve ödüllere aday olmuştu ama ben filmi çok sevmemiştim. Benim tarzım değil. Yönetmenin diğer filmlerini de beğendiğimi söyleyemem. Şimdi izlesem ne düşünürüm bilmiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu yönetmenin farkında olmadan izlediğim ikinci filmiymiş. Bence ''Suyun Sesi''ni seversin :)

      Sil
  2. bir yıldır yoktun galiba değil mi. tercih, okul, her şey keyfince oldu muuu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yeniden buralardayım. Her şey şu tam da istediğim gibi. Sizleri özledim tabi :)

      Sil
  3. Tekrar hoş geldin o vakit. :) Filmi çoook uzun zaman önce izlemiştim. Konu olarak yeraltına inen kız haricinde aklımda pek bir şey kalmamış. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Garip bir konusu var. Hazır konusu da gelmişken aradan çıkarıp izlediğim film ama beğenmedim de diyemem şimdi

      Sil
  4. Merhaba. Bu yazıya ben de yorum yaptım ama görünmüyor. Sanırım spama düşmüş.

    YanıtlaSil
  5. Bloğunuzu Ziyaretçi Defterim sayfasında Deep önerdi takibe aldım ve BLoG LisTeM sayfama ekledim. Bundan sonra sürekli uğrarım :) Bu arada bloğuma çaya beklerim çay bedaveeee :)

    YanıtlaSil
  6. Blog dedektifinin bloğunda görüp geldim ben de :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoş geldin ☺️ Umarım beğeneceğin şeyler bulabilirsin ☺️

      Sil
    2. Aaa bu yorum beni çok sevindirdi :D

      Sil
  7. Değişik bir filme benziyor bakılabilir. Tanıtım için teşekkürler :)

    YanıtlaSil
  8. Hoş geldin, aklımda olan filmlerden ama bir türlü izleyemedim umarım izleme fırsatım olur :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İzledikten sonraki yorumunu sabırsızlıkla bekliyorum 😊

      Sil
  9. Hayal gücünün önemi anlatan, fantastik ve güzel bir filme benziyor. Konusu da güzelmiş beğendim. Pan karakteri de ilginç. İzlemek isterim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Pan karakteri en beğendiğim karakterdi diyebilirim :)

      Sil
  10. Bu filmi uzun zamandır izlemek istiyordum ama bir türlü sıra gelmiyordu. Bu yazı izlemek için ilham verdi :) Çok güzel bir yazı olmuş, elinize sağlık.

    YanıtlaSil
  11. Yıllar önce bayılarak izlemiştim. Tam bir sinema filmi; renkler, dekor, makyaj, oyunculuklar... Çok güzel yapım mutlaka izlenmeli bene

    YanıtlaSil
  12. izlemiştim çok önceden biraz kasvetli olsa da çok güzel bir filmdi :)

    YanıtlaSil
  13. İzledim 10 numara

    YanıtlaSil